Yaşım onaltıydı onu gördüm. Güzelliğimin yüzüme oturduğu anlardı kimseyi beğenmiyordum. Bi yandan ailevi kavgalar bi yandan okul derdi zaten aşka meşk buna ayıracak vaktim yoktu. Ama uğraştı, çok uğraştı benim için her gün mesaj göndermeler aramalar Ankara'ya gelmeler. Beni önemseyen biri vardı. Hatta ailemden bile çok önemseyen. Bağırmayan, habire ağlamayan, geçmişini açmayan, yüzü gülen bi adam. Espiri yapan hatta fenerbahçeli ha ben ona fenevli diyodum o da bana pis galatalı.Facebookta her resmine yorum yapmaya başlamıştım her durum her paylaşımını dikkatle beğeniyordum her şarkıyı kendi üstüme alınıyodum. Artık her gece konuşmaya başlamıştık. Hemde her gece. Ruhumu okşayan bana beni özel hissettiren bi erkek vardı. Siz hiç başka şehirden sadece sesini duyarak ara da bi de msn aracılığı birbirinizi gördüğünüz birine bağlandınız mı ?
Ben yaptım belki ergenliğin verdiği o boşluğa denk gelmişti belki ailem beni unuttuğu için o boşluktan faydalanmıştı ya da sevmişti çünkü küçüktüm saftım günahsızdım diğer kadınlara kızlara karşı daha günahsız daha beyazdım. Belki de kimseye davranmadığım veremediğim tüm içimde kalmış sevgiyi ilgiyi ona verdiğim için beni sevmişti. Ama eminim ki beni sevmişti..
Ve bi gün "Ankara'ya gelicem sana sarılıcam, sana dokunacağım, elini tutup gözlerine bakacağım" demişti. Sizin için neyi ifade ediyo bilmiyorum ama benim için piyangodan trilyonları kaldırmış gibiydim. Kollarım yoktu artık onlar o an kanat olmuştu bulutların üstündeydim değil babamla annemin hatta abimin kavgası üçüncü dünya savaşı çıksa umrumda olmazdı o kadar havayi o kadar mutlu o kadar sevinçliydim ki...
Taaa İzmirden benim için geliyordu ...
Benim için koca bi şehirden başka koca bi şehire geliniyodu Allahım inanması bile güçtü...
Kimse tarafından önemsenmez itilip kakılırken biri senin için geliyo...
Mutlu olmamak elde değildi çünkü bu adam gerçekten de benim insan olduğumu hatırlıyordu Abimin evi terk etmeleri annemin bağırmaları babamın beni istemez tavırları hiç biri aklıma gelmiyodu çünkü bana üvey aile gibi davranan bi aileyi o an silmiştim benim ailem O'ydu...
Benim ailem izmirde görev yapan jandarma astsubayıydı. Onsekiz olunca onun eşi olup onu kapıda ben karşılayacaktım ne abim gibi evden gidecek ne annem gibi habire herşeye kızacak sana dünyayı cehennem edecek ne de baban gibi sana sarılmamazlık etmeyecekti..
Ben onun biricik kedisiydim o ise benim Köftem :)
Yumuk yumuk gözleri şişkin yanakları koca dudakları vardı sarısındı gözleri ela kiloluydu arkadaşlarım hiç yakıştırmadı bizi ama ben onu sevgiliden çok yeni bi aile olarak görüyordum yani kim ne derse desin umrum da bile değildi.
Ben aşıktım, ben seviyordum, her an onu düşünüyordum...
Saat tahminen 13:10 günlerden salıydı
"Aşkım ulus denen yere geldim ziraat bankasının önünde bekliyorum"
"tamam dur inicem şimdi dolmuştan"
İndim. Ve onu gördüm :)
Kimine göre şişko ve kilolu hatta çirkin olan çocuk gözüm de mark zuckerberg kadar akıllı brad pitt kadar yakışıklı eliad cohen gibi taştı...
Yanına gittim ne yapacağımı bilmiyordum salak gibi bakıyordum sadece "nerede kaldın sen!" diye kızdı sonra hiç bırakmayacak hep öyle kalacak gibi sarıldı. İşte ben o sarılmaya hasrettim işte bu yüzden ailemden daha üstün görmüştüm onu, o gözümde süperman, hatta heman hatta thor o dünyanın kralı ben ise onun kraliçesi olacaktım...
Tabi bu gel gitler hep arttı her iki haftada bi Ankara'ya gelirdi.İlk elele tutuşma ilk bakış ilk öpüşme tüm ilkler tüm herşey ona aitti artık o bendi ben ise o...
İlkkez ona ait olmuştum onun kadını olmuştum. İlkler bi erkek için nedir neyi ifade eder bilmiyorum ama bi kadın için büyük bi anı gitmeyecek bi hatıra hep kalıcı olacak bi yara ki o kişi şuan senin hayatında yoksa...
Kar yağıyodu, müziği son ses açtık şarkıya eşlikten daha çok kahkahalarımız ritim tutuyordu. Okul önlüğü ile 3 yasındaki minik afacanlara benziyordum beyaz tenli kumral biriydim gözlerim ise siyaha yakın bi kahve.
Devamlı gülüyorduk arabayı durdurduk yeniden bi daha sonra tekrar bi daha öpüştük rüya düş...
Öpüşürken insanın psikolojisi sıfıra endeksleniyo hele ki karşında ki seni ilk öpen kişi ise ve onu seviyorsan..
Dünya yok oluyo başka bi evrendesin oksijen yok geçim derdi o bu şu hiç bişey yok sadece o ve sen varsın...
1 saate yakın bu gibi karmaşaları yaşarken ani bi acı oldu gözleirmden süzülen o tek damla yaşı görüp duran adam "artık dönüşü yok benimsin benim karım olarak kalıcaksın" diyordu ses uğultuydu aslında zaman durdu insanlar sustu yer gök birine girmişti artık ben sen yoktu o an biz oluyordu insan.
Sonra eve bıraktı beni...
Ailem tabi o ara yine dağınık beni iplemiyo halen kavga halinde ben ise artık gelinlik bakıyorum netten habire mesaj atıyorum hatta bazen şakalaşıyoruz " bugün kadınlığımın 1 günü ve halen bi mutanta dönüşmedim" diye :)
Düşünsene bunu ailenin duyduğunu bilmem kaç yıldır seni önemsemeyen insanlar o an namus abidesi kesilir bol bol bağırır çağırır hatta döver bile hatta namus davasına getirirler işi :)
Ama sakladım hiç bişe belli etmedim yine odasına kapanan kızı oynadım Ankara'ya gelmeler daha da sıklaştı iş ciddi denen boyutlara ulaştı fakat nazara mı geldik nedir bilmiyorum. Eski sevgilisi durmadan rahatsız etmeye başlamıştı. İş ağır boyutlara bile ulaşmıştı. "Beni hamile bırakıp gitti çocuk aldırdım" bile diyordu. Düşünsenize aile gibi gördüğünüz adam,aşık olduğunuz adam,kendinizin ilki yaptığınız adam için ne diyorlar kendiniz için düşünün..
Dünya yıkıldı o an. İşte kıyamet asıl şimdi kopuyordu nefes almak hiç bu kadar zorlaşmamıştı...
Bi şey yapmalıydım bişeyler bulup yanlışa giden hikayeyi dağıtmalıydım bu bulutlar tamamen kalkmalıydı...
Önce annemle sonra babamla tanıştırdım fakat mesajların ardı arkası kesilmedi daha da ağırlaştı son kozumu oynayıp bu işi bitirmeliydim.
"Aşkım"
"Efendim hayatım"
"Ben hamileyim"
"Ne?!"
"Ankaraya geliyorum.."
"Ne yapıcaz şimdi"
"Ne yapıcazı varmı allah aşkına evleneceğiz tabi ki ne yani aldırmak mı kastın varsa aklında öyle saçma bi fikir olmayacak öyle şey sen karım o da çocuğum anlaşıldı mı sakin ol"
Nasıl böyle büyük bi yalanın altına imza attım bilmiyorum ama insan kaybetmemek için herşeyi yapıyor. Şimdi o filmde ki kızlara hak veriyorum...
Şu an ki plan ise bir an önce hamile kalmak yoksa herşey daha beter hale gelecekti..
Ama olmadı..
İzmirdeydi o hafta işleri yoğundu yeni askerler geliyordu onlarla uğraşıyordu.Bu yalanı bi şekilde sonlandırıp daha iyi bişey bulmalıydım. Oyuna arkadaşımı da dahil etmiştim benim yaşıttı ama ona doktor Eda demiştik..
"Bebek, anneye zarar veriyor alınması lazım yoksa anneyi kaybederiz."
Biz bu saçma oyunları oynarken o da inanıyodu ya...
Zaman geçti gün geçti bu yalanlara o gerçektende inanmıştı. Ve nasıl bi etki yaptı bilmiyorum çünkü psikolojisi aşırı bozulmuştu sağı solu belli olmuyordu.
Facesinde gezinirken beni aldattığını fark ettim nedense bana o an o kadar kötü çarpmadı bu acı belki de olayın sıcaklığıyla böyle hissetmiştim. Bitti!
Bitirdim. Kızlığımı almış ilkim olmuş olmayan sikime dert değildi!
Ne bok yerse yesin zaten aldattığı da bayan değil travestiydi...
Lan ver 50-100 tl bul bi hatun yani ne diye travestiyle...
Hayır yanlış anlamayın travestilere bişey demiyorum çok neşeli dobra ve komik insanlar ama illa sokacak delik arıyosun gül gibi amlı insanlar var git onlarla sikiş sokuş di mi ?
Neyse bitti dedim gitti geçti...
Ama o bitirmemişti ve "BEN BİTTİ DEMEDİĞİM SÜRECE BİTMEZ!" demişti..
Ve aslında beyinde biten kalpte bitmiyordu. İki üç hafta kendimi toparlayamadım. Yemek yiyemiyordumdan daha çok konuşamıyordum bile. Pencereden dışarıya umutsuz gözlerle bakıyordum ki arabadan inip salak salak hareketler yapan birini gördüm bu O'ydu ilkimdi sevgilimdi hayatımdı herşeyimdi ve hatasını anlayıp gelmişti...
Tam birleşecektik ki ailem mani oldu, kaçıyorduk onlardan, ailesi ailemi arıyordu durmadan evlendirelim diye aramızda ki herşeyi herkes duymuştu abim bana iğrenerek bakıyordu..
Sanki çok arkadaş olmuştu sanki çok abilik yapmış gibi. Annem duygusuzca beni hiç sayarak beni koruduğunu düşünüyodu insanların yanında iyi anneyi oynayıp yalnız kaldığımızda orospu diyordu. Babam ise acıyan gözlerle akıp hiç konuşmuyordu.
Allahım o kadar iğrenç bi durum ki yazarken bile kendime acıyorum ayna karşısına geçip kendi başımı oksayasım geliyo vah garibim diye.
Başarmışlardı ayırmıştılar bizi ona ulaşamıyordum bana ulaşamıyordu yaşamıyordum. Annem bana her orospu dediğinde "orospu öyle olunmaz zamanla göreceksin" diye ağlıyordum...
Zaman geçti gün geçti ay geçti saatler su gibiydi...
Ve bigün ailemin güvenini bol yalanlarla sirinlikle kazanıp özgürlüğüme kavuştum...
Facebooktan hemen onu aradım...
Gördüğüm durum vahşetti..
Eski sevgilisi ile fotoğrafı vardı..
Açıklamasında ise
"aşkım ve ben" yazıyordu....
Peki benden ne istedin ?
Madem beklemedin madem beklemeyecektin neden o gün ankaraya geldin....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder